Dünyanın başka bir ucunda uçağımız 1 buçuk saat gecikmeli kalkma kararı alınca 3 saatliğine havalimanında tıkıldık. Açtık internetimizi gazetelere bakarken Hürriyet'ten bir haber gözümüze ilişti, beynimizden vurulmuşa döndük. Sözde tatil yapıp biraz dünyadan kopacaktık ama şeytanın hiç uyumadığını bildiğimiz için mecburen yazıya başladık ve muhtemelen uçakta da devam edeceğiz.
Haber şu:
İngiliz Guardian gazetesinin pazar edisyonu olan The Observer'ın haberine göre; Trump'ın ekibi, geçen yıl İsrailli bir casusluk firmasıyla anlaşarak, eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde İran'la nükleer anlaşma yapılmasını sağlayan üst düzey isimlere karşı istihbarat faaliyeti yürüttü. Bu sayede söz konusu kişiler hakkında karalayıcı bilgilere ulaşılması ve buradan hareketle İran anlaşmasının değersizleştirilmesi öngörüldü. Observer'a konuşan kaynaklar, Trump'ın geçen yıl mayısta İsrail'e yaptığı ziyaretin ardından Başkan'ın ekibinin, özel hizmet veren istihbaratçılarla bir araya geldiğini anlattı.
Habere göre; bu ekip, Obama'nın Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Ben Rhodes ve Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın ulusal güvenlik danışmanı olan Colin Kahl'a “çamur atmak” için görüşmeler yaptı. Gazeteye konuşan bir kaynak, planı “kirli oyunlar kampanyası” diye nitelerken, “Trump için çalışan insanlar, (İran'la) anlaşmanın kabul edilmesinde rolü olan kişileri itibarsızlaştırarak, anlaşmadan çekilmeyi kolaylaştırmayı düşünüyordu” dedi. (Hürriyet)
Bu haber size neyi hatırlattı bilemiyoruz ama bize Irak savaşı öncesi yaşananları hatırlattı. Daha rahat hatırlayın diye size bir film üzerinde hatırlatalım, seyretmediyseniz de bu günlerde mutlaka bulun ve seyredin, aynı oyunun İslam dünyası üzerinde nasıl tekrar tekrar oynandığını görün.
CIA ajanı Valerie Plame (Naomi Watts), Irak'ta kitle imha silahları konusunda araştırmalar yapmaktadır. Bir yandan Irak'ta bilim insanları ile görüşürken diğer yandan da eşi Joe Wilson (Sean Penn)'ı Nijer'in Irak ile uranyum ticareti yapıp yapmadıklarını araştırması için önerir. Beyaz Saray böyle bir anlaşmanın olduğundan bahsederken, Wilson da makalesinde Irak'ta nükleer silah olmadığını yazar. Bunun üzerine Palme'ın CIA ajanı olduğu basına sızdırılır. Bu işin arkasındaki isim ise ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin sağ kolu Scooter Libby'dir.
İşte filmi çekilmiş gerçek olayın konusu bu. CIA ajanı Valeri Plame sahadaki kaynaklarına dayanarak Irak'ta kitle imha silahı ya da programının olmadığını söyler ve ama Irak savaşını başlatmakta kararlı olan Bush ve çevresindeki Yahudi ekibin çamur kampanyasına maruz kalır, önce eski diplomat olan kocası hedef alınır ardından ABD yasalarına göre çok büyük bir suç olmasına rağmen Valerie Plame'in CIA ajanı olduğu basına sızdırılarak kimliği açığa çıktığı için sahadan alınması sağlanır. Bu işi yapan ise ABD Başkan yardımcısı Dick Cheney'in yardımcısı Yahudi Scooter Libby'dir.
Olay açığa çıkınca CIA ajanı Valerie Plame senatoda ifade vermeye davet edilir.
Libby mecburen işten el çektirilmek zorunda kalır ve yargılanır. Uzun yıllar devam eden yargılamalar sonucunda bir sürü cezalar alır ama büyük çoğunluğu Başkan George Bush tarafından Başkanlık yetkisi kullanılarak affedilir.
Peki bu adamın geçenlerde tekrar haberlere konu olduğunu biliyor musunuz?
Ceza namıma kalan son bir iki kırıntıda Trump tarafından geçtiğimiz Nisan ayında affedildi.
Yani anlayacağınız Irak soykırımını başlatmak için yalan haberler üzerinden kampanya başlatan, yollarına çıkan en azından mesleklerine karşı dürüst CIA ajanlarının hayatlarını tehlikeye atan, eski diplomatları çamur kampanyalarına maruz bırakanlar ceza almadan kurtuldu ve bir mesaj verildi.
Mesaj aynen şudur:
Irak'a yaptığımızı bu sefer İran'a yapacağız, ABD bürokrasisi içinde bu pis oyunun içinde olan kimse korkmasın, her türlü yalan, dolan, çirkeflik serbesttir. Öyle ya da böyle arkanızdayız, tıpkı yıllar sonra bile Libby'nin arkasında durduğumuz gibi.
Karşımıza çıkacak olanlar ise iyi düşünsün.
Çünkü biz “Dürüst oynamayız”, CIA ajanı bile olsanız bize karşı durursanız, sizi, hayatınızı ve sevdiklerinizi mahvederiz. Yanımızda olanı ise her şart altında koruruz.
Gazete haberinde belirtilen “kirli oyunlar kampanyası” nın başlamak üzere olduğunu aslında 1 Mayıs 2018 tarihli “Başkanlara şans verilmez, onlar test edilir” başlıklı yazımızda vurgulamıştık.
Bizi yanıltmadılar, çünkü bu savaş köpeklerinin artık her numaralarını biliyoruz.
Allah hepsinin belasını verecektir.
İnşaallah
Sayın hocam Allah razı olsun sizden sevdiğimiz tüm kalemlere tekrar kavuştuk.