Döviz kurundaki dalgalanma ve enflasyondaki yükselişle birlikte konkordato ilan eden firma sayısı artış gösterirken, “fırsatçılık” tartışması başladı. Bazı kişilerin ödeme gücü olduğu halde vadesi gelen borcunu ödememek için hile konkordato ilanı aldığı ileri sürüldü.
Son dönemde konkordato ilan eden şirket sayısı hızla artarken uygulamanın amacının dışına çıkıp çıkmadığı tartışılmaya başlandı. AKP Ankara Milletvekili Barış Aydın, ekonomideki sıkıntıları bahane edip mali yükümlülüklerinden kaçmak amacıyla konkordato ilan edip fırsatçılık yapan firmalar hakkında önlem alınacağını bildirdi.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, “Konkordato tefecileri…” başlıklı yazısında konuyu ele aldı. İşte Sarıkaya'nın yazısı:
Konkordato tefecileri…Ekonomik krizle birlikte şirketler ardı ardına konkordato istemeye başlayınca anlam verememiştim.Ekonomik kırılganlıkları yüksek şirket sayısının bu denli fazla olmasına anlam verememiştim.İş adamı bir tanıdığım dün isyan eden, biraz da ciğeri yanmış ses tonuyla arayıp başından geçenleri anlattığında farkına vardım…Sohbetine, “A kişisini ve onun B şirketini biliyorsun değil mi?” diye başladı.
“A…” kişisinin adını bildiğimi, ancak “B” diye bir şirketi olduğunu kendisinden duyduğumu belirttim.O ana kadar baskıladığı öfke kopuşu da o andan itibaren geldi:“A isimli bu şahsın olması nedeniyle bir süredir B şirketine mal veriyorduk. Nasıl olsa kocaman A kişisiydi. Bugün mahkemeden kağıt geldi, bu kişi B şirketi hakkında konkordato kararı aldırmış…”
Mahkeme kağıdında, B şirketinden olan alacağının nasıl bir planla ödeneceğinin yazdığını da belirtti.Sesi titredi, bildiği ne kadar küfür varsa her bir cümlenin başına koyup devam etti:
“Bana diyor ki, ‘9 ayı ödemesiz, 19 taksitle sana olan borcunu ödeyecek…' Böyle bir yapılandırma mı olur? Bu kadar sürede bana ödeyeceği yerde bankaya aylık vadeyle verse, benim paramdan kazandığı faizle benim taksiti öder…”
KONKARDATO İLAN EDEN FİRMALARIN LİSTELERİ İÇİN TIKLAYIN
Konkordato nedir?
Konkordato, “borçların yeniden yapılandırılması suretiyle iflasa tabi borçluların mali durumunun düzeltilerek iflastan kurtulmasını, diğer borçluların ise mali durumunun düzeltilmesini amaçlayan, alacaklıların da belirli bir tenzilatla veya vadede alacağına kavuşmasını sağlayan ve mahkemenin tasdikiyle taraflar açısından bağlayıcı hale gelen bir anlaşma” olarak tanımlanıyor.
İflas talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilecek.
Konkordato talebi üzerine mahkeme, istenilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde geçici mühlet kararı verecek ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacak.
Geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracak. Mahkemece geçici mühlet kararı ticaret sicili gazetesinde ve Basın İlan Kurumunun resmi ilan portalında ilan edilecek, derhal tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankaları Birliğine, mahalli ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet Borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer ilgili yerlere bildirilecek.
Mahkeme, kesin mühlet hakkındaki kararını, geçici mühlet içinde verecek. Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilecek.
Alınan kararlarda habire biryerlerde kaçak oluşuyor...bu kararlar kimin kazanması için hazırlanıyor? Artısı eksisi yeterince ve olması gerektiği gibi değerlendirilmiyor mu? Yoksa bu fikri makkinsey mi verdi? Bizde bunları hakkıyla denetleyecek etkili ve yetkililerin oluşturduğu kurullar yokmu? Profesyönel çalışmak ; kaçaklara göçeklere izin vermeyen , önü kesilen iyi çalışılmış hazırlanmış uygulamalardır...nerde bunlar nezaman göreceğiz?