Fidel Castro'yu nasıl bilirdiniz? Sizi bilmiyoruz ama biz seri katil olarak biliriz.
Gerçek adı ‘Fidel Alejandro Castro Ruz' olan bu şehvet düşkünü rezil, binlerce Kübalı çocuk ve genç kıza tecavüz etmiş (kendi tabirleri ile yatağına atmış) biri.
1926'da Küba'da doğan seri katil, ateist olarak tanınır. Oysa o ateist değil, Voltaire, Alfred Hitchcock, Arthur Conan Doyle, Walter J. Ong ve Clintonlar gibi bir Cizvit'ti.
Koca ülkeyi elindeki silahla yönetti. Boyun eğmeyen güçlü isimleri kendi elleriyle öldürdü.
Küba diktatörü ‘Fulgencio Batista Zaldívar'ı devirdi(ler) ve selefi diktatörü arattı(lar).
Diktatörlük koltuğunu kardeşi, orduyu yöneten eski savunma bakanı, merhamet yoksunu ve de aynı zamanda dünyanın en azılı kokain kaçakçılarından biri olan ‘Raúl Modesto Castro Ruz'a bıraktı.
Küba, Castroların çiftliği olduğu için ailenin bütün fertleri tüm kurumların tepesine yerleştirilir. Oğlu Jr. Diaz Balart Castro Ruz‘un Atom Enerjisi Başkanlığı'na getirilmesi gibi.
Castro rejimi ve aile fertleri hakkında olumsuz haber, yazı ve konuşmanın cezası ölüm...
Diktatörü övmek, rozetinde, anahtarlığında resmini taşımak ise bir zorunluluk.
Bizde böyle bir durum olsa, aramızda dolaşan Castro kafalı Kübalılar kazan kaldırır, her türlü alçak iftirayı atar, bunu İslam'a saldırma bahanesi yaparlardı.
Oysa bu katile ses çıkarmıyorlar.
Bu eli kanlı çete liderinin halkı inim inim inlerken, golf oynaması, Kübalı genç kızlara tecavüz etmesi umurlarında bile değil.
Sosyalist görünümlü kapitalist, servet ve şehvet düşkünü içimizdeki Kübalılar, diğer kardeşi Juanita Castro'nun CIA ajanı olmasında da bir beis görmezler.
Aslına bakarsanız bunca mesele varken bir katilin ardından yazı kaleme almak istemezdim.
Ama kadım dost Salih Tuna'nın “Castro'yu iyi bilirdik. Adamdı. Hiçbir zaman ABD'nin kulu olmadı” tweet'i beni kışkırttı ve yazmaya itti.
CASTRO NASIL BAŞARDI?
ABD'nin yanı başında Batista'nın affıyla hapisten çıkmış bir komünist bu darbeyi nasıl başardı?
Bir katile Küba'yı teslim edenlerin muhtemelen iki amacı vardı.
SSCB'yi ABD'ye komşu ederek, Cola-Votka adlı iki alkollü zehir arasındaki sözde mücadelede ABD halkını diri tutmak. Hele ki o günlerde şeytanî odaklar istemeden Batista'yı kim nasıl devirebilir?
Hadi ‘beklemedikleri bir şey oldu' diyelim. Darbe yapmak ve dünyayı kan gölüne çevirme konusunda oldukça mahir, Pentagon ve CIA yarım asır buna neden sabretsin?
‘Ettiğini de nereden çıkarıyorsun, 1961'deki başarısız Domuzlar Körfezi Çıkarması neydi peki' diyebilirsiniz.
Neymiş efendim ABD Başkanları Eisenhower, Nixon, Kennedy ve CIA Castro'yu devirmek için seferber olmuş ama başarısız olmuşlar öyle mi?
Ağababaları böyle istemiş olmasın sakın!
Katil, Cizvit ve Mason Castro, 1970'de “güzel ama tehlikeli” olarak adlandırılan ve İllimünati'nin kızı olarak da bilinen “Gina Lollobrigida” adlı İtalyan kadınla ilişki yaşar.
Bütün kıyafetleri satanist sembollerle dolu olan sapık Gina, “Ritratto di Fidel” adlı Fidel'in belgeselinin çekimi için Castro'nun yanına gider. Sapkın ilişki o zaman başlar.
Sapık kadının tek çocuğu olan Jr. Milko Skofic'in Fidel'den olma ihtimali yazılıp, çizilir.
Sıkı bir arşiv taraması yapıldığında Castro'nun yatağına girmeye razı olan, onun sapkın fantezilerine teslim olanların devlet kademelerine getirildiğine dair sayısız yayın görecektir...
Her şey yolunda değildir elbette. Mesela eski sevgilisi Natalia Revuelta'den gayri meşru kızı Alina Fernandez, babasının zulmüne dayanamayıp ABD'ye sığınır.
Sübyancı Fidel'i kızı şöyle anlatıyor:
“Babam zalim ve gaddar biri ve iktidarı terk etmeye hiç niyetli görünmüyor. Oysa ona olan inanç hemen herkeste sarsıldı. Ekonomi berbat durumda… Halkın direnme gücü hayli azaldı.”
Komünistler, bir diğer katil Lenin adına 1950'de (şaka gibi ama) “barış ödülü” vermeye başlarlar. İlk ödülü 49'da aynı zamanda 1955'te Nobel verilen yazar Halldór Laxness (Halldór Kiljan Gudjónsson)'a verirler. 1961 ve 1963'te ise katil Castro'ya “barış” ödülü verirler.
Katolik/Cizvit Castro, 1962'de Papa 13. John tarafından aforoz edilir. O da Sabetayist ve Pakrudiniler gibi inancını gizleme yoluna giderek klasik komünist inancı olan ateizme döndüğünü duyurur. Sanki ikisi arasında bir fark varmış gibi.
1997'de ise Papa 2. John Paul ile buluşur.
Küba'da bir kişinin aylık geliri 20 ila 40 dolar arasında. Dolayısıyla geçinemiyorlar. Bu yüzden Küba ekonomisi; rüşvet, karaborsa, çocuk, insan ve uyuşturucu ticaretinden oluşuyor.
İşte katil ABD'nin düşmanı katil Castro ve ülkesinin yürek yakan ahvali...
Gel de bu gerçekleri bizdeki kafası basmaz, diktatör yandaşlarına anlat.
Bizde yoksulu, garibi,yetimi,fakiri,zayıfı Ve hatta yolda kalmışı bile düşünen, yardım eden koruyup kollayan Ve meslek edindirmeye çağıran İSLAMIN değerleri sanki hiç yokmuş, bu topraklarda bunlara hiç yaşanmamış gibi yazılar yazan, kendi değerlerinden mahrum kalarak dışarda birazcık kırıntılarını görünce bu dünyayı o güzel değerlerle ilk tanıştıran sanki kastro imiş, sanki o yeryüzünü gelmeden önce bu yüce değerleri arz ile tanıştıran peygamberimiz (sav) değil miş gibi utanmadan sıkılmadan, ahmakça atlayan insanlar öyle çok ki.....
a b d başkanlarının hepsi bir olup kastroyu deviremedilerse vardır bir hikmeti. Zaten anlaşılıyor o hikmetli sebep hemen peşinden öyle olmasaydı, nasıl adı tüm dünyaya duyurulabilirdi de kahramanlaştırılabilirdi. Ondan sonra illüminatinin kızı ile olanlar da her şeyi açıklıyor zaten.Aceba bu şeytani tek göz tarikatını ( peygamber efendimiz (sav) deccali tek gözlü olarak bildiriyor Ve bu tek gözü temsil eden şey sadece dünya hayatını düşünüp ahireti,hesap vermeyi görmemek olarak yorumluyoruz) fakir ve zayıf kesimle tanıştırma reklamı olarak düşünebilir miyiz?
'Bizde durum bu olsa islama saldırmak için bahane bulurlardı diyorsunuz.' Böyle bir beklenti içinde olmayacağım ,sizin de böyle beklentide olmamanızı Ve hatta dile getirmemenizi öneririm.fırsatını bulunca asla boş bırakmıyorlar Ve biz böyle beklentileri en azından içimizde gizli tutmayıp dışa aksettirdiğinizde de ve bunu sizin gibi yazısı çok okunan biri yaptığında daha bir cüret bulabiliyorlar.kuantum fiziği ile buna yol vermiş oluyorsunuz.
ABD'nin kulu olmamak mı? Adamlık yoksa nefsinin esiri olmamak mı gerçek adamlık?nefsinin kulu olmayan Allahtan gayri kimsenin kulu olmaz zaten onun için büyük Cihat nefisle yapılan cihattır. Ayrıca devletçilik politikası adı altında kapitalizme karşı çıkıyorum diye ithal herşeye yasak koyarken kendi ihtiyaçlarını da yurt dışından getirmekten imtina etmemiş.halkına yasakladığı şeyi yapması mı adamlık? Yere göğe sığdıramayanlar da sanırım onun halkına yaptıklarının aynısını istedikleri için sığdıramıyor olmalılar.yoksa ne yapmışki, meşhur olup nefsinin esiri olmaktan başka...
helal olsun hocam
fidel castro yahudidir ateist olduğuna inanmıyom