Bu iddiayı daha önce yöneticiliğini yaptığım Timeturk'ün tercüme ettiği haberle öğrendim. İngilizce kaynağa baktığımızda tercümedeki iddia doğruydu.
Veterans Today adlı haber sitesinde yer alan iddianın sahibi, eski denizci asker ve istihbarat uzmanı Gordon Duff.
İsrail'in sonunu getirecek iddiadan önce iddianın sahibine bir bakalım.
Gordon Duff, Vietnam Savaşı'na katılmış bir asker/istihbaratçı. Savaşta yaralandığı için de engelli...
Küresel istihbarat uzmanlarından biri olarak kabul edilen Duff, özel bir istihbarat şirketini yönetiyor ve hükümetlere güvenlik danışmanlığı yapıyor. Aynı zamanda enerji işleri ile ilgileniyormuş.
Önce şunu belirtelim, Amerika'da veya Avrupa'da “korku satan” çok şirket var. Bu da öyle midir bilmiyoruz.
Bunlardan biri olan Abraham Golan'ın yönettiği Blacksand'ı daha önce deşifre etmiştik.
İSRAİL TÜRKİYE'DE DARBE VE SUİKASTLAR YAPACAK: HEDEF ERDOĞAN
Duff diyor ki; Erdoğan, siyonistler ve neoconları kızdırdı. Bu yüzden MOSSAD, Erdoğan'ın öldürülmesi de dâhil bir dizi suikast ve darbe yapacak.
Bu bilgiyi, Türk ordusu içindeki ve diğer bağlantıları ile elde ettiğini söylüyor.
Duff, bu kararın; ABD'nin Tel Aviv'deki Büyükelçiliği'ni Kudüs'e taşıması sonrasında çıkan hadiseler, katliam sonrası Erdoğan'ın İsrailli diplomatları sınır dışı etme kararından önce alındığı belirtiliyor.
Erdoğan'ın yapılanlara soykırım demesi ve İsrail'i terör devleti olarak nitelemesi, Rusya ile güçlü ilişki, ABD'ye karşı İngiltere ile yakınlaşma, adı konulmasa da İsrail'in şımarıklarından bıkmış olan küreselcilerle ilişki, Filistin'e hamilik, Suriye'de ABD politikalarına ve PKK devleti kurma hamlelerine karşı askeri çözümler geliştirmesi, NATO'dan bağımsız savunma sanayii faaliyeti, ABD'ye karşı İran'ın korunması, yerel paralarla ticaret ve altın para fikri ile ABD dolarına meydan okunması…
Bütün bunlar, ABD ve İsrail'e karşı Erdoğan'ın “günahları” olarak gösteriliyor.
Siyonist ve neoconlara göre günah olan bu siyaset, Türkiye, coğrafyamız, mazlumlar ve insanlık için ise büyük adım…
ABD dolayısıyla İsrail, Erdoğan'ı Türkiye'yi güçlendirici faaliyetlerden vazgeçiremiyor. Bu da İsrail üzerinden kıyamet senaryosu hazırlayan Hıristiyan siyonisler olarak tanımlanan Evanjelistleri ve küreselcilerle de mücadele halindeki Siyonistleri kızdırıyor.
Sarı şeytan Trump'ın yardımcısı olan, sessizliği ile tanınan başkan yardımcısı Mike Pence, Evanjelistlerin Beyazsaray'daki temsilcisi… Sarı şeytanın damadı Jared Kushner ise acımasız bir Siyonist…
PARA TIRTIKLAMA VE İSTİHABRAT ŞEYTANLIĞI
Gordon Duff'un iddiası korkutma, yıldırma, geri adım attırma, şantaj gibi amaçlarla yapılan bir taşeronluk olma şüphesini içinde barındırır.
Buna rağmen istihbaratçı Duff'un iddialarının anlamsız olduğu söylenemez. 15 Temmuz 2016'da başarısız iç savaş, işgal ve infaz hamlesi bunun en güçlü delili.
MOSSAD ve CIA, Erdoğan'dan kurtulmak için her zaman tetikte. Son gelişmeler arzularını harekete geçirmekte etkili olabilir mi?
Bu hiçbir zaman ihtimal dışı sayılmamalı. Ancak batının bu tür haberleri yayarak danışmanlık faaliyeti adı altında para tırtıklama ve istihbarat toplama şeytanlığını da göz ardı etmemeli!
MOSSAD HANGİ ARAÇLARI KULLANIR
Siyonistlerin “sayanim” adını verdiği bir sistemi var. Sayanim, “yardımcılar” demek. Bunlar çok gizli ya da sır kişilerdir ve her ülkede bulunurlar. Bunlar yabancı değil, yaşadıkları ülkenin vatandaşıdır!
Sayanimlerin görevi, MOSSAD'ın işini kolaylaştırmak.
Bunlar siyonizme sadık çakallar... Dolayısıyla köken itibariyle Yahudi olmak zorunda. Ama bu Türkiye gibi ülkelerde illa da Yahudi olacak anlamına gelmeyebilir.
Sayanimler, bir sitede temizlik görevlisi, bir bankada çalışan, doktor, kuyumcu, taksi şoförü, öğretim görevlisi, asker, polis, bürokrat, haham gibi her türlü mesleğin icracısı olabilir.
Bunlar işlerinin başındadır. MOSSAD'dan emir geldiğinde gizlice harekete geçer, işini yapar veya kolaylaştırıcı rolünü oynar. Ardından sivil veya kamudaki işine devam eder.
Daha açık ifadeyle, MOSSAD'ın tetikçisi ve pisliklerini temizleyici görevini görürler.
Türkiye'de Kemalist ve ulusalcılarla iş tutup “darbe” hazırlığı yapabilirler mi?
Devletin bu ihtimali hiçbir zaman göz ardı etmemesi, hangi klikten olursa olsun ordu içindeki faaliyetleri dikkatle izlemesi gerekir.
İstihbarat teşkilatı başta olmak üzere ilgili birimler, sayanimleri biliyor veya tahmin ediyordur. Bunların ensesinde olmalı ve aldığı nefesi izlemeli.
KARANLIK ADAMLAR TÜRKİYE'DEYDİ
2015'de “Karanlık adamlar Türkiye”de diye yazı yazmış, manşet atmış, uyarmıştık. Dediklerimiz doğru çıktı. Zira Abraham Golan'ın başkanı olduğu ve casus Clarridge ve General Terry Sullivan'in danışmanlık yaptığı Blacksand, İzmir üzerinden Türkiye'ye giriş yapmış, Güneydoğu'ya gitmiş, hendek kalkışmasını koordine etmiş, ardından da Türkiye'ye danışmanlık hizmeti sunmaya kalkmıştı.
“Neden İzmir” sorusunun, FETÖ'den tutuklu İzmir'de yaşayan ama sık sık Güneydoğu'ya da gittiği tespit edilen papaz Andrew Craig Brunson ile bir ilişkisi var mıydı bilmiyoruz.
Lakin bildiğimiz şey; her devrin casusu olarak kabul edilen, bu hadiselerden bir yıl sonra ölen, 12 Eylül 1980 darbesinin planlayıcısı Duane Ramsdell Clarridge'ın Türkiye'deki terör eylemlerinde danışmanlık hizmeti verdiğinin kesin olduğu...
Sadece bununla da sınırlı değildi. Clarridge ve Golan, haber kaynağımızı New York'ta yemeğe davet edip, bize bilgi verdiğini bildiklerini ve artık bitirmesi konusunda tehdit etmesiydi. Örtülü olarak bizi de tehdit etmişti.
SONUCU NE OLUR?
Erdoğan yola kefeni ile çıkmış Mü'min bir lider. Allah'ın takdir ettiği vade gelmeden kimse kimseyi katledemez. Ancak, bu devesini sağlam kazığa bağlamamak mânâsına gelmez, gelmemeli. Yüzlerce kez bu tehlikeyi geçirmiş olan Erdoğan elbette tedbirlerini alıyordur, artırmalı da!
Ancak şunu belirtmeden geçmeyelim: İsrail ve ABD'nin Erdoğan'ın kılına zarar vermesi kendi sonlarını hazırlar. Bunu herkesin böyle bilmesi gerekir.
15 Temmuz göstermiştir ki; Türkiye her hangi bir ülke değil, bu millet de herhangi bir millet değil.
Atletiyle tank durduran, sopayla uçağı etkisi hale getiren bu milletle, körfezdeki veya dünyanın herhangi bir yerindeki kuklalarıyla karıştıranlar, neticesini canlarıyla ve devletleriyle öder.
Ne Erdoğan'ı, ne devletimizi, ne milletin bir ferdini, ne de bir çakıl taşımızı bu şeytanın veletlerine yedirmeyeceğimizi herkes bilmeli!
Yoksa biiznillah hepsini cehenneme göndermesini de biliriz!