2050'ye kadar 2,5 milyar kişi daha şehirde yaşamaya başlayacak. Böylece dünya nüfusunun üçte ikisinin şehirlerde yaşaması bekleniyor. Bunun anlamı şu: Türkiye'nin kentleşmesi dünya-sistemle birlikte yürüyor. Bankalar-emlak-tüketici üçgeni bu süreci kaçınılmaz kılıyor. Modern şehirler insanı köleleştirmek için var.
Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi'nin tahminlerine göre, 2050'ye kadar 2,5 milyar kişinin daha kent nüfusuna eklenmesi böylece dünya nüfusunun yüzde 68'inin şehirlerde yaşamasının öngörüldüğü kaydedildi.
1990 yılında 10 milyonun üzerinde nüfusa sahip sadece on mega kentin olduğuna işaret edilen raporda, 2030'a kadar mega kent sayısının 43'ü bulacağı belirtildi.
Asya'da nüfusun yarısının, Kuzey Amerika'da nüfusun 82'sinin ve Avrupa'da nüfusun yüzde 74'ünün şehirlerde yaşadığı kaydedilen raporda, 2050'ye kadar Hindistan'daki şehir nüfusuna 416 milyon, Çin'deki şehir nüfusuna 255 milyon ve Nijerya'daki şehir nüfusuna 189 milyon kişinin ekleneceği tahminine yer verildi.
Raporda ayrıca 2028'e kadar Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'nin nüfusunun (29 milyon) Japonya'nın başkenti Tokyo'nun nüfusunu (37 milyon) geçmesinin beklendiği ifade edildi.
