Erdoğan karşıtlarına sözde Erbakan ödülü

Erdoğan karşıtlarına sözde Erbakan ödülü
25.04.2018 11:57:11

Saadet Partisi’nin ‘Erbakan Ödülleri’ 28 Şubatıçılara verildi. Erdoğan muhaliflerinin arzı endam ettiği törene, Abdullah Gül ile Ali Müfit Gürtuna’da katıldı.

28 Şubat döneminde başörtüsü ve imam hatip düşmanlığının baş aktörü olan ve yıllarca Müslümanlara kin kusup, iftira atan Uğur Dündar, Erbakan Ödülleri Töreni'ne davet edildi. Dündar'ın Erbakan Ödülleri Törenine katılması tepkilere yol açtı.

UĞUR DÜNDAR ÖDÜL BİLE VERDİ

Erbakan Ödülleri Töreni'nde İslam düşmanı Sözcü yazarı Uğur Dündar ödül bile verdirdiler.

erbakan-ud

“ÇOK TEHLİKELİ BİRİ”

Necmettin Erbakan merhum için “Çok tehlikeli biri” diye manşet atan Ruşen Çakır'a Necmettin Erbakan 2018 Medya Ödülü verildi.

Ruşen Çakır'ın ödülünü Medyascope Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı İrfan Bozan Çakır'ın ödülünü Uğur Dündar'ın elinden aldı.

Programa Abdullah Gül ile Ali Müfit Gürtuna, Ahmet Özal ve Fermani Altun'un yanı sıra bugün ittifak yaptıkları kişilerce düne kadar ‘Sivas katili' dedikleri SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Levent Gültekin, Nevzat Çiçek gibi Erdoğan karşıtları katıldı.

rusen-cakir-pkk

ERBAKANLAR ERBAKAN ÖDÜL TÖRENİNDE YOK

Erbakan Hocanın çocukları ise babalarının adına düzenlenen ödül törenine davet edilmedikleri öğrenildi.

erbakan-konuklar

FATİH ERBAKAN'DAN ZEHİR ZEMBEREK AÇIKLAMA

Saadet Partisi yönetim kademesi, Türkiye ve İslam Dünyası'nda yaşanan sorunlara odaklanmak, akılcı ve Milli Görüş çizgisine dayalı çözümler ortaya koymak yerine, Erbakan ailesi başta olmak üzere, Erbakan Vakfı'nda görev alan, Erbakan ailesine ve Erbakan ismine yakın duruş sergileyen binlerce parti mensubunu geçtiğimiz yıllar boyunca partiden uzaklaştırarak, kendi camiasını dışlayarak, haksız ve kuvvete dayalı uygulamalarla Milli Görüş fikriyatına taban tabana zıt olan yeni bir anlayışı siyasi rotalarına hakim kılmışlardır.

Bu noktada erken seçim kararı üzerine, alelacele ve siyasi düzlemde ilgi çekmeye yönelik olarak düzenlenen “Erbakan Ödülleri” adlı program üzerinden güç devşirme ve gündeme gelme yoluna gidilmesi samimiyetten uzak bir politikanın açık bir tezahürüdür.

Özellikle Türkiye'de seçim sath-ı mahaline girildiği bir dönemde "Erbakan Ödülleri" ile Erbakanca duruş görüntüsü sergilenmeye çalışılması büyük ölçüde Saadet Partisi Yönetiminin Erbakan çizgisinden uzaklaştığı gerçeğinin üzerini örtmeye yönelik bir adımdan ibarettir.

Parti içi birliği ve kardeşliği koruyamayan ve bu konuda büyük bir erozyona sebep olan Saadet Partisi yöneticilerinin, Erbakan ismi üzerinden diğer partiler nezdinde kuvvet elde etmeye çalışması içinde bulundukları çelişkiler zincirine yeni bir halka eklemekten öteye gidememektedir.

Saadet Partisi yöneticilerinin, Erbakan ailesi ve ismi konusunda izlemekte olduğu dışlayıcı politikalar açıkça ortada iken, “Erbakan Ödülleri” üzerinden Erbakan isminin arkasına saklanarak görüntü vermeye çalışmaları bulundukları asıl çizgiyle örtüşmemektedir ve samimiyetten son derece uzak bir yaklaşımdır.

'SAADET PARTİSİ, ERBAKAN ÇİZGİSİNDEN AYRILDI'

Saadet Partisi Yönetimi, son yıllarda ortaya koyduğu Erbakan fikriyatından uzak bir çizgide, parti yönetiminden birkaç kişinin milletvekili yapılması amacıyla stratejik hamleler yapmaya çalışırken, bu samimiyetsiz ve değişken politikalarının üzerinin örtülmesi adına , Erbakan Hocamızı ve zihniyetini özümsemiş parti tabanını muhafaza altında tutabilmek için bir araç olarak “Erbakan Ödülleri” adı altında asıl olarak siyasi maksatlı şovlar yapmaya tevessül etmektedirler. Bu adımlarındaki asıl amaç; parti yönetimi olarak Milli Görüş'ün odak noktalarından uzaklaşmalarını maskeleyebilmektir. Tam da seçim arefesinde pragmatik ve samimiyetsiz bir yaklaşımla bu hamleyi yapmaları siyasi etik ve Milli Görüş prensipleri açısından yakışıksız bir durumdur.

Görünen o ki, Erbakan ailesini ve Erbakan Hocamızı seven samimi Milli Görüşçüleri Saadet Partisi teşkilatlarından uzaklaştıran, parti üyeliklerini silen, buna karşılık, çıkar birlikteliği ile, bir şekilde milletvekili olabilme arzusu ile, Milli Görüş çizgisine uymayan her türlü ittifak arayışı ile her yolu mübah gören, Erbakan adını kişisel siyasi beklenti ve ikballerine alet yapmaya çalışan, içsel bazda Erbakan düşmanlığını ana eksen haline getiren, Milli Görüş'ün temel hedef ve amaçlarıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan dışsal siyasi aktörlerle ise büyük bir uyum ortaya koymaya çalışan anlayışın Milli Görüş camiası nezdinde kabul görmesi asla mümkün değildir.

Tam bu noktada, dışsal siyasi aktörlerle kendi ikballeri için Erbakan kimliği üzerinden kendilerini kabul ettirme ihtiyacı içinde olan ve Erbakan'ın Milli Görüş çizgisini hiçbir şekilde temsil etmeyen bu anlayışın samimiyetsiz politikalar ile sözde Erbakanca bir duruş sergilemeye çalışmaları hiçbir suretle gerçeği yansıtmamaktadır.

Kendi kişisel çıkar politikalarını Erbakan adı üzerinden formüle etmeye çalışan, binlerce Erbakan destekçisini Saadet Partisi'nden uzaklaştırarak, vefatının hemen ardından Milli Görüş Lideri Erbakan Hocamız'ın manevi şahsiyetine sadakatsizilik göstererek Milli Görüş çizgisinden uzaklaşan, parti içi barışı ve kardeşliği sağlayacak bir strateji oluşturamayan bu yapının ülkemizin birlik ve beraberliğini sağlayacak politikalar üretmeye kalkması, her siyasi görüşten insanları ve siyasi aktörleri bir araya topluyormuş görüntüsü vermesi inandırıcılıktan ve ciddiyetten uzaktır.

Erbakan Hocamız'ın ailesini, en yakınlarını, Erbakan Hocamız'a sadık, samimi Milli Görüşçüleri kucaklamaktan uzak, dışlayıcı ve ötekileştirici bir yapının, tüm milletimizi ve her siyasi görüşten insanı kucaklayacağını iddia etmesi traji komik bir durumdur.

Kurulduğu günden bugüne kadar Milli Görüş çizgisinden ve Erbakan Hocamızın istikametinden hiçbir sapma göstermeyen Erbakan Vakfı olarak, ülkemizin ve milletimizin yaşamakta olduğu bu kritik günlerde son derece önemli bu bilgilendirmeyi yapmayı bir görev addediyoruz.

YORUM YAP