Birinci Cihan Harbi, Avusturya tahtı veliahdının, bir Sırp tarafından suikastla katledilmesi ile patlak vermişti. İkinci savaş ise, Hitler yönetimindeki Almanya'nın, Polonya'ya müdahalesi ile…
İkinci Cihan Harbi 1945'de hukuken bitmiş ise de fiilen hiç bitmedi. SSCB'nin dağılması ile de boyut değiştirdi. Şimdi ise ikincisinin devamı olan Üçüncü Savaş resmen başladı.
Batıdaki Atlantikçi-Pasifikçi mücadelesinde, Trump'ın seçim zaferi Atlantikçilere ciddi bir psikolojik yenilgi yaşattı ise de, savaşın kazanan ve kaybedeni henüz net değil.
Rusya'nın Ankara Büyükelçisi'ne yönelik suikast de, Atlantikçi-Pasifikçi kavganın bir ürünü. Son derece iyi planlanmış bir cinayet.
CİNAYETE RUSLAR YARDIM ETTİ Mİ?
Bu cinayetin, CIA-BND ortaklığı olduğu şüphe götürmez. Fakat sadece ikisinin işi gibi durmuyor. Belli ki, Rus istihbaratı ve Rusya'nın Ankara Büyükelçiliğinin içine sızmış olan CIA ve BND ajanları ile Türk polisinin içine sızmış olan FETÖ ve daha derin yapıların adamları da destek vermiş.
Geniş hedef, dünyanın huzurunu bozmak.
Orta düzey hedef, Rusya, Putin yönetimi, Türkiye ve Erdoğan.
Alt düzey hedef ise, Halep ve Suriye'de süren vekâlet savaşı.
CIA-BND'ye, Rusya Büyükelçisi hakkında bilgi verenler, Rus makamlarına sızan ajanlar. Tetikçi, Türk polisinin içine yerleştirilen soğukkanlı terörist, FETÖ'nün adamı. Aynı zamanda müthiş bir iç hesaplaşma…
Teröristi elinden, ayağından vurmak ve ölmeden ele geçirilecek diğer yöntemler yerine (Büyükelçi'yi kurtarmak gerekçesiyle) öldürerek ele geçirenler yahut da ona bu talimatı verenler masum mu?
İç şartları tam olarak bilmesek de, teröristin elindeki silah ve mermi sayısı belli. Bir şekilde yaralı ele geçirilemez miydi? Bunun kararını adli ve idari makamlar verecek ama şüpheli bir durum olduğu açık.
FETÖ'nün bir tenya örgütlenmesiyle devletin en kılcal damarlarına nüfuz ettiğini, eş-dost akraba nedeniyle bazı FETÖ'cülerin korunduğunu, CHP ve MHP'nin kendi partilisi olduğu gerekçesiyle bu FETÖ'cülere sahip çıktığını, terör örgütünün özellikle kriptodan da kripto mensuplarının hâlâ devlette yer almaya devam ettiğini bildiğinizde işler iyice karma karışık oluveriyor. PKK'lıların öğretmenliğine izin verdiğimizi bir kez daha yazmaya gerek yok sanırım.
Bu alçak katil sağ ele geçirmiş olsaydı ne muazzam bilgilere erişilmez miydi? Öldürülünce elimize ne geçti? Birileri bunun da hesabını sorması gerekir.
Polis ya gidip kendini öldürüyor, ya da delili öldürüyor. Yahu bunun bir ortası yok mu? Daha akıllı bir strateji olamaz mı?
ÖLÜM MAKİNESİ ROBOTLARA DİKKAT
Aramızda sayısız canlı robot dolaşıyor. Bunları kışkırtan sayısız pislik var. Kişi adı fark etmeksizin herhangi bir terör örgütü mensubu, yurt dışı çıkış yasağı ile salıveriliyor. Bu salıverilenlerin kaçı gayri resmi yollarla Gürcistan, Irak ve Suriye'ye geçti, bilen var mı? Bizleri bırakın, ilgili makamlar biliyor mu?
Pislik bir adam karısını darp edince, eve yaklaşmasın diye eline ayağına bileklik takıyorsunuz. FETÖ'cü teröristleri ise adli kontrol şartı ile salıveriyorsunuz.
Terör örgütü mensubu her türlü iletişim imkânına sahip, dilediğini yapmaya devam ediyor. Hatta birileri kefil olup devlete işe alıyorsunuz. Beline devletin silah ve mermisini veriyorsunuz. O da gidip, komşu ve iyi ilişki için çabaladığınız Rusya'nın Büyükelçisi'ni katlediyor. Eleştirmeyip, “tebrikler” mi diyelim.
Allah'ınızı severseniz, bir hâkimin ağzından çıkan vahiy mi? Hâkim hata yapamaz mı? Bu tür meseleler için daha stratejik bir akla ihtiyaç yok mu? Mesela ‘Osmanlı olsaydı bu tür bir meseleyi hangi yöntemle çözerdi' hiç düşündük mü? Onların tercih ettiği araç ve yöntemleri bilenimiz var mı aramızda? Osmanlıyı bilmiyorsunuz, çağdaş veya değil, diğer devletler bunu nasıl yapıyor?
Neymiş efendim hapishanelerde yer yokmuş. Yahu siz, bizimle dalgamı geçiyorsunuz? Hapishane yapmak, idam kanunu çıkarmak, koskoca Türkiye Cumhuriyeti için çok mu zor?
Köşeye sıkışmış bir sırtlan peşinden koşana ne yaparsa, şeytanın çocuğu Gülen denilen şerefsizin daha fazlasını yapabileceğini bilmek için ne olmak gerekiyor? Demokrasi, insan hakları edebiyatı ile daha kaç can yanacak? Daha kaç ocak sönecek? Siz böyle yapınca, size insan hakları karnesi düzenleyenler madalya mı takıyor yoksa bildiğini mi okuyor?
Önlem almak devletin görevi. PKK propagandası yapan filme bugün bile devlet parası aktaran ve kendisine bürokrat denilen adamların aklında ‘ya bir gün FETÖ yeniden gelirse' sorusu var. Bunu göremiyor musunuz? Zavallı bürokrat, milletin ve memleketin değil, kendi geleceğinin derdinde, kör müsünüz?
Erdoğan'a rağmen vatan sevdalıları, milletin âşıkları, davasına sadık olanlar hâlâ tepeleniyor. Hâlâ aşağılanıyor. Hâlâ devlet içi ve dışındaki FETÖ'cülerin yalanlarına kurban ediliyor. Biz daha ne diyelim, nasıl uyaralım, siz söyleyin Allah'ın aşkına!
OBAMA - CIA, RUS ELÇİYİ NEDEN ÖLDÜRDÜ?
‘Rus elçi, CIA tarafından öldürülmedi' diyen var mı aranızda? Varsa şayet akıl körlüğü tedavisi için ehline müracaat etsin.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın “Rusya daha çok bedel öder” sözlerinin mürekkebi kurumadan, (yani 5 gün önce) Obama'da ABD seçimlerine karışmakla suçladığı Putin'i "Bizim de harekete geçmemiz gerektiğinden şüphe yok ve bunu kendi seçtiğimiz bir zaman ve yerde yapacağız" sözleri ile tehdit etmiş. Ondan önce de, Rusya'nın davranışlarını eleştirip, “Bedeli daha da ağır olur” demişti.
‘Bu kadar açık tehdit yapan cinayet işlemez' dediğiniz anda bal gibi de yanılırsınız.
Obama'nın tam 30 gün süresi kaldı. Sonra kendisi yolcu... Bir daha istese de bir şey yapamaz. Obama, Putin'in gölgesinde kaldı. Putin, Obama'yı hep alt etti. Obama beceriksiz. Obama, hiçbir sorunu çözemedi, şeklindeki yorumlarla kariyeri yerle bir edilmiş, burnu sürtülmüş, küreselcilerin dahi beceriksizlikle suçladığı bir çakal, jübile yapmadan gider mi sanıyorsunuz?
Obama dedi ki, “beceriksiz mi demiştin? Alın size hamle!”
PUTİN SALAK MI Kİ?
Putin salak mı ki, Obama'nın restine cevap vermesin. ABD'ye “haddini bil, ne halt ettiğini biliyorum” mesajını, tır şoförünün Almanya'daki tır saldırısı ile anında verdi.
Denilebilir ki, geçtiğimiz yıl Rus uçağı düşürülerek, Türkiye'nin Cerablus'a yönelik operasyonu engellendi. Putin'de bunu yedi. Yedi de ne oldu? Hem kendisi, hem de Türkiye zarar gördü. Bu kez herkes ne yapılmak istendiğinin farkında.
O günün başbakanı “saldırı emrini bizzat ben verdim” demiş olsaydı, muhtemelen süreç başka işleyecekti. Ancak bu kez başka bir Türkiye ve Rusya ile batıdan sıtkı sıyrılmış iki kararlı, güçlü ve etkili liderin iradesi var.
BİR TAŞLA 5 KUŞ YERİNE KENDİNİ VURMAK
ABD, Türk polisine, Rus büyükelçiyi öldürterek;
Türk-Rus ilişkilerini sabote etmek istemiş,
Arapça sloganlar attırarak, Halepli, Suriyeli mazlumları hedef yapmak istemiş,
Rus halkı ve yönetiminin Türkiye'yi suçlamasını hedeflemiş,
Türkiye'yi ve Türk polisini güvensiz göstermek istemiş,
Rusya, Türkiye ve İran'ın yapacağı buluşmayı engellemek istemiş,
Türkiye'ye, ‘Rusya'ya yakınlaşma' mesajı vermiş,
Trump'ın başkanlığının son raundunun yapılacağı anda delegeleri etkilemek istemiş,
Rusya'nın, Suriye'deki politikalarını baskı altına almayı hedeflemiş ama becerememiştir.
En fazla becerebildiği, Türkiye, Rusya ilişkilerini düzeltmek için çabalayan deneyimli bir Büyükelçiyi öldürmüş olmak. Hepsi bu…
BÜYÜKELÇİ'NİN MİSYONI NEYDİ?
Mekânda yüksek güvenlik önlemi aldırmamak ve yanına koruma almamak gibi büyük bir hata yapan Büyükelçi Andrey Karlov, Suriyeli muhaliflerle, Rusya arasında temas kurmaya çalışan, işbirliği geliştiren bir kişiydi aynı zamanda. Bu nedenle hedef olduğu açık. Zira ÖSO ile Rusya'nın anlaşması demek, aynı zamanda Suriye savaşının bitmesi demekti.
Bu vekâlet savaşının bitmesi; Türkiye'nin güvenliğinin artması, ekonomik kalkınmaya tam gaz devam etmesi demek. Peki, bunu kim istemez?
ABD, İsrail, İngiltere, Almanya, İran, Fransa, Esed rejimi ve Mısır istemez. O halde bunlar ortak fail mi? Bazıları fiilen içinde olmasa da memnuniyet duyduğu kesin.
Katil her zaman cinayet mahalline dönermiş. İlk taziye ondan gelirmiş. Cenazede en ön safta yer alırmış. Dün ilk tepki kimden geldi? ABD'den. Katilin acele etmesi fıtri bir davranış herhalde. Ne kadar profesyonel olsa da kendini kontrol edemiyor demek ki!
Saldırıya yönelik ihtimallere bir de CIA'in, Türkiye'den özür dilemesini ve suikastın hemen ardından gelmesini eklediğiniz de, ortaya çıkan fotoğraf daha da netleşiyor.
Katilin FETÖ'cü olması, belki işimizi en çok kolaylaştıran şey. Allah, yine Türkiye'ye yardım etti. Ama “15 Temmuz nimeti”ni tepeleyen iktidar ve muhalefet ayrımı yapmaksızın Türk siyaset ve bürokrasisinin bundan ders çıkaracağına inanmak istiyoruz lakin inanmamızı sağlayacak emareler yine yok.
BUNDAN SONRA NE OLUR?
Trump'un, FETÖ'yü iade etme arzusu artar, ama bilin ki şeytanî yapılar buna yine izin vermezler. ABD'nin, Gülen'i iade etme ihtimali yüzde 1 bile değil. Gülen, mezarları bir garanti almadan mı yaptı sanıyorsunuz? Gülen aslen, neslen ve fikren bizden değil onlardan. Kendi adamlarına batı ihanet eder mi? Etmez.
ABD-Rusya ve ABD-AB ilişkileri daha fazla gerilecek.
Yakın zamanda bazı batılı diplomatlar, bazı batılı askeri noktalar, bazı bazı batılı merkezler saldırıya uğrarsa kimse şaşmasın. Artık 3. Dünya savaşı böyle yapılacak.
Kuvvetle muhtemel, 2017'nin ilk 6 ayında Suriye savaşı bitecek.
Rusya-Türkiye ilişkileri ile Çin-Türkiye ilişkileri güçlenecek.
İran rejimi ve Esed rejimini daha zor günler bekliyor.
Trump'un işi daha da zor. Putin'le ittifak yapsa şahinler onu öldürür. Yapmasa, Trump fenomoni suya düşer ve hiçbir şey yapamaz. Zaten etrafına yerleştirilen kadroya baktığımızda, Trump şimdiden kaybetti gibi gözüküyor.
Zaman çok şeye gebe.
La Ğalibe İllallah!
Kemal Özer beyefendinin mâlûm tespitlerine katılıyorum ve kendisini ferâsetinden dolayı tebrik ediyorum. İdâm için de düşüncelerini merâk ediyorum. Şu anda zamanı mı? Yoksa dengelerden dolayı ertelemek daha mı uygun? Hâîn'e hâîn muamelesi yapmamak, mazlum'a ihânet olmaz mı? Ziyadesiyle hâîn var ve bu insanların hâlâ nefes alması, yine ziyâdesiyle morâl bozucu! En azından Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığından atılmalı ve sürgün edilmeliler. İdâm getirilemese de şu hassas zamanda, en azından 'sürgün' gibi bir müeyyide olmalı...
Yeni Söz: çok süper irdelemiş. Biz katılıyoruz ilgililerin de bu yazıyı okumaları gerekir ve uygulama yanlışlarını düzeltirler... Diye ümit ediyoruz Yazarı tebrik ediyorum.