Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, ilamsız icraların 7 gün içinde tüketiciye ulaşmaması halinde, vatandaşın itiraz edemediği için devlet gücüyle borcun kesinleştiğini ve dolandırıcıların bu yasa boşluğundan yararlandığını belirtti. Şahin, konuya dikkat çekmek için Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e ilamsız icra takibi gönderdi.
İlamsız icraların herhangi bir belge ve delile dayanmadığını isteyen her vatandaşın haklı ya da haksız başka bir vatandaşa ilamsız icra takibi başlatabileceğine dikkat çeken Genel Başkan Mahmut Şahin, “İcra takibini yapmak için sadece çok cüzi bir masraf yapmak yeterli. Herhangi bir vatandaşa İlamsız icra takibi gönderebilirsiniz. Bu vatandaş tebligat eline ulaştıktan sonra 7 gün içerisinde iptal etmezse bu borç kesinleşmiş sayılır ve devletin bütün gücüye bu para karşı taraftan alınır.
Karşı tarafın gerçekten borcu olmasa bile alınır. Çünkü 7 gün içerisinde itiraz etmemiştir. 7 gün itiraz için çok kısa bir süre belge eline geçmememmiş olabilir. Muhtara ulaşmıştır. Muhtara emanet edilen tebligatlar vatandaşın kendisine tebliğ edilmiş sayılır. Vatandaş her gün muhtara gidip ‘bana evrak geldi mi?' diye soramaz. Muhtarlar eski kimliklerini kaybetti. Bir muhtarın bütün mahalleyi tanıma imkânı yok. ‘size evrak geldi' diye söyleme imkânı da yok.
7 gün geçer ve 8. gün bu vatandaş icralık olur. Her bir açığı değerlendiren dolandırıcılar ilamsız ödeme emirlerinde boş durular mı? Durmuyorlar da zaten ve birçok insan canını yakıyorlar. İşte biz bu can yakma olayı bitsin diye bir takım girişimlerde bulunduk. Anlattık, yazdık, söyledik ama hiç ciddiye alınmadı. Bu alacak hukukudur karşı tarafın itiraz etme şansı olsun, tebligat yapılmışsa itiraz etsini. Bu hususları bir düzenleyin. Dolandırıcılar insanları mağdur etmesin. Tebligatı şu anda gelir idaresi nasıl yapıyorsa cep telefonuna yönlendirsin. Bu çok zor değil biraz uğraşılarak yapılabilir.” şeklinde konuştu
“Adalet Bakanı'nı icraya verdim”
Konuya dikkat çekmek için Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e ilamsız icra takibi gönderdiğini belirten Şahin, “Kayseri icrasına gittim. Abdülhamit Gül'e bir ilamsız ödeme emri gönderdim. Tebligat sizin vereceğiniz adrese gönderilir. Ben de kendi adresimi yazdım. Ben gönderdim, ben aldım ve bu resmi bir işlem, Kayseri 6. İcra dairesinde 2017'ye 13241 sayılı ilamsız ödeme takibi 7 gün geçti Abdülhamit Gül ‘ün eline geçmediği için itiraz edemedi. Şu anda bu kesinleşti. İstersem Abdülhamit Gül'ün maaşına ya da arabasına haciz koyabilirim. Bakın Adalet Bakanı'na bile icra takibi başlatabiliyorsunuz. Günde binlerce on binlerce ilamsız ödeme emri geliyor. Bu konuda ciddi bir boşluk var. Bu boşlukları düzenleyin ve dolandırıcıların kazanç kapısı olmasından çıkartın” ifadelerini kullandı.
“Elitaş güya eşitliği sağladı”
Geçen hafta AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş'ın imzasıyla verilen torba yasada ki değişiklik önergesiyle güya eşitlik ve denge sağlamak adına; bankalara, GMS operatörlerine, doğalgaz, elektrik ve su şirketlerine direk ilamsız icra takibi yapmak hakkı tanındığını ve bu işlemin tüketici için çok masraflı olduğunu anlatan Şahin, “2017 yılı itibariyle 3 bin 617 TL altındaki borçlar için tüketiciye doğrudan icra takibi yapmak yasaktı.
Yargıtay'ın kararıyla borçlu önce hakem heyetine şikâyet edilecek, ondan sonra hakem heyetinin icra takibi başlayacaktı. Çünkü ilamsız ödeme emri olmadan takip doğru değildir. Bir kaynağı yoktur. Dolayısıyla Yargıtay'ın bu kararı iki taraf için de hakkaniyetli oldu. Çünkü satıcı direk icraya gönderiliyor. Ama tüketici hemen gönderemiyor ve herhangi bir sıkıntısı olduğunda hakem heyetine başvurup kararı bekliyordu. Hatta 8-10 aylık bir mağduriyet oluşuyordu. Aynı konu satıcı içinde geçerliydi. Yargı burada çok güzel bir karar vermişti ama geçtiğimiz hafta torba yasanın içerisine AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş'ın önergesiyle güya eşitlik ve denge sağlamak adına bankalara, GMS operatörlerine, doğalgaz, elektrik ve su şirketlerine direk ilamsız icra takibi yapmak hakkı tanındı. Tüketici ilam göndermek zorunda çünkü ilamsız işler için masraf 30-40 TL ama itiraz etmek için bunun 30 katı 40 katı masraf yapmak zorundasınız.
2018 senesi için 6 bin TL altındaki borçlar için de maalesef tüketici hakem heyeti sınırları direk icra takibine müsaade edildi. Bu tüketici için Türkiye şartlarında bir mağlubiyettir. Bu mağlubiyeti sağlayanlarda güya denge sağladıklarını söyleyerek bunu gerçekleştirmişlerdir. Ama bu konuda yargı konusunda mücadelemiz devam edecek asla ‘bir kanun çıktı' diye pes etmeyeceğiz. Eşitsizlik sağlandı denge sağlayalım derken adalet daha da bozuldu. Bunun bilinmesini istiyoruz.” açıklamasında bulundu.
“Tüketici hakkını arayamıyor”
Şahin “Bu yasayla Tüketici Hakem heyetlerinin başvurusunun önüne geçilmiş oldu. Müracaat sayısı 2014'te 5.5 milyon iken bu sene rakam 500 bine düştü. Bu tüketicinin hakkının yenmediği anlamına gelmiyor. Maalesef tüketici hakkının aranmasının önüne geçiliyor. Hakem heyetinin sayısı da düşecek. Fakat müracaat düşecek anlamında değil. Vatandaş oturduğu ilçeye yine müracaat edecek ama o hakem heyeti karar veremeyip başka bir hakem heyetine gönderecek vatandaş yine mağdur olacak. Yani bir ilçede oturan kişinin kente gitmesi gibi bir sıkıntı doğacak. Karar verecek hakem heyeti sayısı azalıyor ama müracaat aynı kalıyor.” dedi.